Diyanet’e Sorular
Diyanet İşleri Başkanı kürtajla ilgili olarak şimdiye değin hiç alışık olmadığımız bir biçimde olaya müdahil olarak bir fetva yayınladı: Kürtaj haramdır… Konu din olunca belirtilen hüküm tanrısal bir kimliğe bürünüp haşa “ Allah’ın görüşü “ haline geliyor ve maalesef toplumun önemli bir kesimi din adamlarının bu gibi konulardaki fetvalarını Allah’ın kararı gibi algılıyor. Ey laikler, ey sağduyu sahipleri, ey çağdaş müminler ve ey hurafelerin girdabında boğulmayı reddeden gerçek Müslümanlar; hadi şimdi başa çıkın da görelim “ Allah’ın görüşü” ile…
Ülkemiz hızla bir dinci kuşatmaya mahkum hale getirilirken ve bilimin ışığı sinsi sinsi söndürülürken nasıl savunmalı aklı ve akli değerleri?!
Madem ki bundan sonra her şeye din adamları karar verecek bu karar haşa “Allah’ın görüşü” gibi algılanacak o zaman soralım bakalım sorularımızı…
Ey Diyanet İşleri Başkanlığı yanıt ver:
Sayın başbakanımızın siyaseten beyan ettiği görüşlerine dini bir kılıf uydurmak ve böylece toplumdaki kabul edilebilirlik oranını yükseltmek için ferman buyurdunuz; dediniz ki, “ Kürtaj haramdır…”
Ama zina dinen haram değil mi ki, Akp zinayı suç olmaktan çıkaran yasayı meclisten geçirirken sessiz sedasız duruverdiniz?
Yoksa işlenen bütün zina suçlarının günahını ve vebalini yüklenmeye mi azmettiniz? Yeter ki Akp siyaseten zayıflamasın diye mi düşündünüz?
Ey Diyanet,
Türkiye’de yıllık büyüme yüzde 8 buçuk iken memura yüzde 3 buçuk zam öneren hükümetin bu tavrı dinen helal midir, haram mıdır? Niye sustunuz? Yoksa memura zam yerine sadaka ya da zekat verilmesi dinen daha mı uygun bir şeydir? Yüreğiniz ve dini bilginiz yetiyorsa lütfen bir hüküm belirtin! Yoksa hükümetin sizi görevden almasından mı korkuyorsunuz? Ama biliyoruz ki din adamlarına korkmak yakışmaz. Korkup da dini hükümleri gizlemek alimlerimizin mizacı olamaz. Yolunda yürüdüğünüzü iddia ettiğiniz İmam Azam Ebu Hanife hiç korkmuş muydu? Korkup da görüşlerini açıklamasaydı hiç hapse düşer ve orada kırbaçlana kırbaçlana öldürülür müydü?
Ey Diyanet,
İşçinin ve memurun en tabii grev hakkını yasaklayan bir kanun çıkarmak ve alın terine yani emeğe düşmanlık etmek İslam’a uygun mudur? Neden susuyorsunuz?
İşçinin hakkını alnının teri kurumadan ödeyiniz, diyen Hz. Muhammed’in sünnetine rağmen böylesi bir yasayı çıkarabilen dindar ve muhafazakar Akp’li milletvekilleri sizden bir fetva istemediler mi?
Ey Diyanet,
Alevisi, Sünnisi, Caferisi, inananı inanmayanı ile bütün halktan alınan vergilerle sadece Sünni – Hanefi Müslümanlara hizmet götürmek İslami adalet ilkesine, kul hakkına ve insanlık onuruna uygun mudur?
Alevileri asimile etmeye çalışmak, Emevi din anlayışına göre toplumsal yaşamı zapturapt altına almak dinen ve vicdanen münasip bir şey midir?
Biz iman ederiz ki, Allah katında tek din İslam’dır. Ama bu İslam sizin savunduğunuz ve çarpıttığınız din olmasa gerek.
Ey Diyanet,
Vicdanımızı kanattığının, içimizdeki adalet sütunlarını yıkmaya yöneldiğinin, ayrımcı, bölücü ve dışlayıcı olduğunun farkında mısın?
Biliyor ve inanıyoruz ki Diyanet camiasında bizimle aynı duyarlılıklara sahip hayli önemli sayıda din görevlisi kardeşimiz mevcut. Milli değerlerine bağlı, pek kıymetli kimi din görevlisi arkadaşlarımıza da tercüman olduğumuzu sandığımız bu haykırışımızın yankı bulmasını içtenlikle temenni etmekteyiz.
Vakit tövbe edip öze dönme vaktidir. Ve vakit incitilen milyonlarca insanımızdan özür dileme vaktidir…
Haydi Diyanet!
Mustafa Cemil KILIÇ-İlahiyatçı/Yazar
.jpg)
Yorumlar
Yorum Gönder
Hakaret içeren ve düzgün Türkçe ile yazılmayan yorumlar yayınlanmayacaktır.